SEYDAYE HACİ ABDULFETTAH(AMCAZADEMİZ)  

               سيداي حجى عبد الفتاح الحضروي


SEYDA 1308 MİLADİ 1892 YILINDA HAZRONUN ZUHRİ KÖYÜNDE DÜNYAYA GELMİŞTİR.SEYDA HAZRETLERİ KÜÇÜKLÜĞÜNDEN İTİBAREN TAHSİLE YÖNELMİŞTİR.KÜÇÜKLÜĞÜNDE DAYISI MOLLA ABDULLAH İLE BEYTULLAHA GİDİP HAC FARİZASINI EDA ETTİĞİ İÇİN SEYDAYE HACİ DİYE MEŞHUR OLMUŞTUR.SEYDA HAZRETLERİ ZEKİ VE GAYRETLİ İMİŞ.İLK ÖNCE DAYISI MOLLA ABDULLAHIN YANINDA TAHSİLE  BAŞLAMIŞTIR.SONRA DİYARBAKIRLI    MOLLA TİLALO VE KOZLUNC CEZNİLİ MOLLA REŞİD İN YANINDA OKUMUŞ  VE FARKİNLİ SEYDAYE MOLLA HÜSEYNİ PUÇUKTA İLMİNİ BİTİRİP KENDİSİNDEN İLMİ İCAZEYİ ALMIŞTIR.SEYDA HAZRETLERİ ZAMANIN EN BÜYÜK ALİMLERİNDEN İMİŞ. DİYARBAKIRDA KİTAPÇI MOLLA ABDUL HAKİMİ ZİYARET ETTİĞİMİZ SIRADA İÇERİYE BEYAZ SAKALLI NURANİ BİR ZAT GİRDİ YANIMIZA GELİP SELAM VERDİ BENDE KENDİSİNİ SORDUM TANIŞTIK.BU ZAT MOLLA FERZENDE NAMINDA BÖLGENİN TANINMIŞ ALİMLERİNDEN BİR MÜDERRİSMİŞ KENDİSİNE SORDUM SEYDA HAZRETLERİNİ TANIRMISINIZ ODA BANA DERİN BİR AH ÇEKEREK NASIL OLURDA ASRIMIZIN EN BÜYÜK ALİMİ SEYDAMIZI TANIMAM,VE BANA SEYDADA OKUDUĞUNU SÖYLEDİ.VE DEDİKİ 'BEN VE BİR ARKADAŞIM SEYDANIN MEDRESESİNE OKUMAYA GİTTİK ARKADAŞIM NETAİC BEN İSE MOLLA CAMİ OKUYORDUM SEYDA HAZRETLERİ BANA  MİZAH YAPARAK SİZİN BERABER GEZMEYE HİÇ HAKKINIZ YOK (ZİRA MALUMDURKİ NETAİC SAHİBİ MOLLA CAMİ HAZRETLERİ HAKKINDA ÇOK TEADDİ EDİYOR) SONRA BİZ BUNA BİR ANLAM VEREMEYİNCE SEYDA HAZRETLERİ BANA BEN ŞAKA YAPIYORUM DEDİ BİR ZAMAN GEÇTİKTEN SONRA O ARKADAŞTAN ÖYLE BİR ZARAR GÖRDÜMKÜ 4 AY BOYUNCA YATAKTA KALDIM, VE SEYDA HAZRETLERİNİN KERAMETİ OLDUĞUNU ANLADIM DEDİ' KENDİSİNDE NE OKUDUNUZ DEDİM ODA KAVLİ AHMED OKUDUM DEDİ.SEYDA HAZRETLERİ KAVLİ AHMEDİ İYİ TAKRİR EDERMİ DEDİM ODA SEYDA ÇOK GÜZEL İZAH EDERDİ DEDİ,VE BİR SEFERİNDE BANA KAVLİ AHMEDİ 63 SEFER DERS VERDİM HALEN İŞKALLERİM VAR DEDİ.MALUM DURKİ KAVLİ AHMED MEDRESELERİN EN ZOR DERS KİTABI SAYILIR.SEYDA HAZRETLERİ BU SÖZÜ İLE TEVAZU YAPMIŞ ZİRA TALEBELERİ VE BÖLGENİNEN BÜYÜK ÜSTADLARI VE DOĞUNUN İLİMDE TERASSUH EDEN SEYDALARI ONUN MUELLİF KADAR HER KİTABIN DERSİNİ VERDİĞİNİ SÖYLERLER.SEYDA HAZRETLERİ ARAPÇAYI BİLDİĞİ SEVİYEDE FARSÇAYADA VAKIF İMİŞ,SEYDA HAZRETLERİNİN ARAPÇA,FARSÇA VE KÜRTÇEDEN MUKEVVEN BİR DİVANI VARDIR BU DİVAN HALA DİYARBAKIRDA PİYASADA BULUNMAKTADIR.ARAPÇADA HEDİYYETÜSSİBYAN ADLI BİR FIKIH KİTABI VAR İMİŞ LAKİN OZAMANIN İMKANSIZLIĞI SEBEBİ İLE BASILAMAMIŞTIR. SEYDA HAZRETLERİNİ KENDİ SEYDASI MOLLA HÜSEYNİ MEDİH EDEN ARAPÇA BİR ŞİRRİNDE ŞÖYLE BUYURUYORLAR:  

ھذه روضة الأستاذ التقي * عالم العصر حسین الفارقي

نشر العلم فكم قد نشرا * غاب لما غاب علم ظھرا

بعد ذا تاریخھ یا للعجب * فقده غیب علما وأدبا

BAŞKA BİR ŞİRİNDE SEYDASININ İSMİNE ŞECERE YAPARAK ŞÖYLE BUYURUYOR:

حیاة قلوب الطالبین بعلمكم * حباكم إلھي مزید البقا

حماكم إلھ العالمین بفضلھ * فأنتم شموس الفضل غیركم السھا

سماء علوم الأولین بسعیكم * ترقیتمو في الفضل والجود والبھا

سما فضلكم في كل قطر وبقعة * ومن ینكر الشمس المنیرة في الضحى

یقیكم عن الآفات ربي حامیا * لشرع شریف الله بالصدق والصفا

یروم الفقیر فتحي القاصي عبدكم * لإصلاحھ من یم فضلكم الدعا

نرید من الله الكریم بقائكم * عزیزا بقاء العرش والفرش والسما

نھبتم من الأعمار ما لو حویتم * لھنئت الدنیا بأن لا لك الفنا

Şecere: Hakkında şiir söylenmek istenen kimsenin ismi büyükçe ortaya yazılır. İsimde geçen her harfle

başlayan iki beyit birisi ismin üstüne birisi de ismin altına düşecek şekilde yazılır. İsimde geçen harfi

sayısının iki misli beyit yazılmış olur. Çıkan şekilde bir nevi ağaca benzer. Bunun için bu tür methiyelere

"şecere" denir. Mesela حسین kelimesinde 4 Arapça harf vardır. Onunla ilgili yazılmak istenen bir "şecere"

de 8 beyit olur. Tabiatıyla Arap dilinde mütemekkin olmayan biri bunu yazamaz.


SONRA 1920 DE FARKİNDE (SİLVAN) ALİMLERİ ASKERDEN MUAF KILMAK İÇİN BİR İMTİHAN AÇILMIŞ SEYDA BU SINAVA GİRİP KAZANMIŞ VE ASKERLİKTEN MUAF EDİLMİŞ SEYDASI MOLLA HÜSEYNİN MEDRESESİNE AİLECEK YERLEŞMİŞ50 SENEYE YAKIN DERS VERMİŞ VE 1000 E YAKIN ALİMLERİ MEDRESEDEN MEZUN ETMİŞ VATANA VE MİLLETE VE DİNİ MUBİNE HIZMETE HAZIRLAMIŞ.SEYDA HAZRETLERİ HEM İLİM HEMDE EDEBİYAT ALANINDA ÇOK İLERDE İMİŞ SEYDA HAZRETLERİNE NAKŞİBENDİ TARİKATI HİLAFETİ TEKLİF EDİLMİŞ SEYDA.'BU YÜK AĞIR BİR YÜKTÜR BEN KALDIRAMAM' DEYİP TEVAZU GÖSTEREREK KABUL ETMEMİŞ VE İLİM TAHSİLİ İLE MEŞĞUL OLMUŞTUR.SEYDANIN MESİNA REŞ ADINDA MEŞHUR VE ÇOK EDEBİYATLI BİR ŞİİRİ VARDIR.BUNUN MESELESİ İSE SEYDA BİRGÜN ABDESTHANEYE GİDİYOR MESİNİN BOŞ OLDUĞUNU GÖRÜNCE TALABELERDEN BAŞKA BİR İBRİKTEN SU İSTEMİŞ SONRA BU MESİNİ ZEM EDEN/YERENBİRŞİİR YAZMIŞ VE SİYAH MESİN ANLAMINA GELEN MESİNA REŞ DİYE HİTAB ETMİŞ,SEYDA SONRA TALABELERİNE BU ŞİİRİ OKUYUNCA SEYDANIN YANINDAKİ SAMİMİ DOSTU OLAN HAFIZ EFENDİ SEYDAYA AMAN SEYDAM NE ETTİN BU MESİN SENİN ŞEYHİNİN Dİ DEYİNCE SEYDA AYNI EDEBİYAT İLE BU SEFER O MESİNİ YERDEN GÖĞE ÇIKARAN MISRALARLA MEDİH ETMİŞ.TABİ BUDA SEYDANIN NEKADAR ALİM VE FESİH, BELİĞ OLDUĞUNA DELALET EDİYOR.SEYDA HAZRETLERİNİN ÇOCUĞU OLMAMIŞTIR SEYDA , 83 YAŞINDA MİLADİ 1975 YILINDA FANİ MESKENDEN ABEDİ ALEME GÖÇMÜŞ.RABBİ ALA SEYDANIN MEZARINA BAHAR YAĞMURLARI GİBİ RAHMETİNİ İNDİRSİN FİRDEVS İLE MUKAFATLANDIRSIN.AMİN
NOT:SEYDA HAZRETLERİ VE BİZ OKUYANLAR AİLESİ AMCAZADEYİZ   ZİRA BİZ OKUYANLAR AİLESİ VE SEYDA GÜLÜN AİLESİ(YAZICI AİLESİ) 8.DEDEMİZ OLAN SEYDAYE MOLLA ABDULLAH DA BİRLEŞİYORUZ.SOYADLARINDAKİ FARKLILIK MUHTEMELEN SOYADI KANUNU ÇIKTIĞINDA AMCA OĞULLARININ BİR BİRİNDEN AYRI YERLERDE YAŞAMASINDAN KAYNAKLANIYOR TABİ YİNEDE ARADA MUNASEBET VAR (YAZICILIK VE OKUYANLIK)                        

HACI EMİN ( DEDEMİZ)
MOLLA KASIM               
SEYDAYE MOLLA SADULLAH    
SEYDAYE MOLLA HALİL                          
SEYDAYE MOLLA MUHAMMED
SEYDAYE MOLLA ÖMER               
SEYDAYE MOLLA OSMAN            
SEYDAYE MOLLA ABDULLAH (BİZ OKUYANLARIN VE YAZICILARIN DEDESİ)

SEYDANIN DEDİĞİMİZ GİBİ BİRÇOK TALABESİ VARDIR EN MEŞHURLARINDAN BİRİDE NİHAT HATİPOĞLU NUN BABASI İZMİR MÜFTÜSÜ SEYDAYE MOLLA HAYDAR HATİPOĞLU DUR.
RUHUNA ELFATİHA

           سيداي ملا زاهد اخو سيدا ي حجي   

SEYDAYE MOLLA ZAHİD [SEYDAYE HACİNİN KARDEŞİ]

SEYDA KARDEŞİ SEYDAYE HACİ GİBİ İLİM TAHSİLİ İLE MEŞHUR ALİM VE SALİH BİR ZAT İMİŞ MERHUM MEHMET ZAİT ERGİN HOCA EFENDİ ŞÖYLE DİYOR:SEYDADA SUYUTİ KİTABINI (NAHU İLMİNDE EN ZOR KİTAP SAYILIR)OKUYORDUM SEYDA OKADAR GÜZEL İZAH EDİYORDUKİ BEN ARKADAŞLARA SANKİ BU KİTABI SEYDA YAZMIŞ DİYORDUM.SEYDA MOLLA ZAHİDDE SELEF ACDADI GİBİ O KUTSAL TEDRİSAT MESLEĞİNİ SÜRDÜRMÜŞ VE NİCE ALİMLER YETİŞTİRMİŞTİR.RABBİM GENİŞ RAHMETİ İLE MUAMELE ETSİN AMİN RUHUNA EL FATİHA






         سيداي ملا درويش
SEYDAYE MOLLA DERVİŞ(SEYDA MOLLA ZAHİDİN OĞLU) ESKİ URFA VAİZİ VE NAKŞİBENDİ TARİKATI ŞEYHİ


SEYDA HAZRETLERİ BABASI VE AMCASI GİBİ İLİM SAHİBİ VE SENELERCE TALEBE OKUTMA İLE MEŞĞUL OLMUŞTUR.SEYDA HALİM SELİM FASİH VE BELİĞ İMİŞ URFA MERKEZ VAİZİ İMİŞ GENELDE HASAN PAŞA CAMİİNDE SOHBET VE NASİHAT EDERMİŞ SOHBETLERİNDE ÇOK CESUR VE PERVASIZCA HAKKI HAYKIRIRMIŞ.EN BÜYÜK AMACI İSE İNSANLARIN VE İNSANLIĞIN İRŞAD EDİLMESİ İMİŞ.




BİR SOHBETİNDE ŞU MANİDAR VE İBRETLİK MESELEYİ ANLATIYOR:BEN ASKERDE İKEN 3 TANE SİVİLDEN ZENGİN VARİYETLİ  ARKADAŞIM TOPLANDILAR VE DEDİLERKİ FELANCA ALİM VE MEŞHUR ZATI ZİYARETE GİDİYORUZ SENDE GELMEK İSTERMİSİN DİYE BENİ DE ÇAĞIRDILAR BENDE MEMNUN OLURUM DEDİM VE BERABERCE ZİYARETE GİTTİK OZAT İLİM İLE MEŞHUR VE ABİT BİRİSİ İDİ YANINA VARDIĞIMIZDA HASBİ HAL ETTİKTEN SONRA ARKADAŞLARIMA SORDU SİZDEN HER BİRİNİZ KAÇ TANE TALEBENİN MASRAFINI KARŞILIYORSUNUZ BİRİ 3 BİRİ 5 BİRİ 7 DEDİ.BU CEVAP İLE TATMİN OLMAYAN ŞEYH EFENDİ DEDİKİ BASTIĞINIZ TOPRAK BAŞINIZA DÖKÜLSÜN SİZLERDEN HER BİRİNİZ 40 TALABENİN MASRAFINI GİDERE BİLİRKEN EN FAZLA 7 TALABEYE BAKIYORSUNUZ. VALLAHİL AZİM BEYTULLAH YIKILSA VE BENDE MÜFTİLAM (ŞİMDİNİN DİYANET REİSİ)
OLSAM VE İNSANLAR BENDEN FETVA SORSALAR VE DESELERKİ BİZİM GÜNLÜK 5 LİRA KAZANCIMIZ VAR 2,5 LİRASI BİZİM VE AİLEMİZİN GİDERİ, 2,5 LİRA İSE ARTA KALANDIR ŞİMDİ BİZ BU KALAN PARAYI YOLLAYIP KABEYİMİ YAPTIRALILIM YAHUT ONUN İLE MEDRESE DE OKUYAN TALABELERİN İHTİYACINI GİDERİP ALİM LERİN YETİŞMESİNE Mİ VESİLE OLALIM. BEN ONLARA DERİM Kİ SİZ O PARA İLE ALİMLERİN OKUMASI İÇİN ĞAYRET GÖSTERİNİZ ZİRA BEYTULLAH İBADET VE NUSUK YAPILMAZSA NİHAYETİNDE  5,10 KERPİÇ VE SİYAH BİR ÖRTÜ SİZLER ONU YAPSANIZ BİLE ALİMLERE MUHTAÇ OLACAKSINIZ HEM BEYTULLAH ORADA DİKİLİDE OLSA SİZLER ALİMLER OLMADAN NASIL İBADET VE NUSUK YAPACAKSINIZ.AMA SİZLER ALİMLERİN OKUMASI İÇİN O PARAYI MEDRESELERE VERSENİZ BİRZAMAN GELİR O YETİŞEN ALİMLER KENDİLERİ KALKAR BEYTULLAHA GİDER VE ONU TAMİR ETMENİN  FARZI AYN OLDUĞUNU BİLDİKLERİNDEN KENDİLERİ ONU YAPAR HEMDE NUSUKLARI VE İBADETLERİ, HACCIN YAPILIŞLARINI TARİF EDERLER.ZİRA BEYTULLAHTAN AMAÇ O KERPİÇ VE SİYAH ÖRTÜ DEĞİLDİR BELKİ İBADET VE NUSUKTUR. BU KISSA İLE SEYDA İLMİN EHEMMİYETİNE DİKKAT ÇEKMİŞ  RABBIM SEYDAYA MAĞFİRET VE İHSANI İLE MUAMELE ETSİN( AMİN) RUHUNA EL FATİHA



   
فقيه صولخان العالم المشهور بين الانام بالحلم والفراسة السيدا ملا عبيد اوقويان الملا بيرماني 

SEYDAYE MOLLA UBEYDULLAH OKUYAN

SEYDA, MOLLA HALIDIN OĞLUDUR(MEZARININ RESMİ GELİNCE HAYATINI ANLATACAĞIZ İNŞ)KÜÇÜKLÜĞÜNDEN İLİM TAHSİLİNE VE ARABİ ULUMUN TEDRİSİNE BAŞLAMIŞTIR.NORŞİN OXİN VE HAZRO (SEYDAYE HACİNİN MEDRESESİ)GİBİ YERLERDE BÜYÜK ÜSTADLARDAN DERS ALMIŞ.BUNLARDAN BAZILARI ZAMANIN EN BÜYÜK ALİMLERİNDEN ARAP ULEMASININ BİLE İLMİNİ TAKDİR ETTİĞİ  SEYDAYE MOLLA SADREDDİN YÜKSEL, ŞARKIN EN BÜYÜK ALİMİ ŞEYH HALİD OXİN,SEYDALARIN SEYDASI İLMİN MENBAI SEYDAYE HACİ,BÜYÜK ALİM SEYDAYE MOLLA SELİM DADİNAN...SEYDA BİNGÖL SOLHAN ŞEYHLERİ TARAFINDAN YÜKSEK TEVECCÜH GÖRDĞÜNDEN BÖLGENİN EN MEŞHUR ALİMİ İDİ,ARAPÇANIN YANI SIRA FARSÇAYIDA ÇOK GÜZEL BİLİRDİ,DOĞUNUN FETVALARINI YÜZDE DOKSAN KENDİSİ VERİR,TALAK,NİKAH,SULH OLAYLARINI KENDİSİ HALLU FASL EDERDİ.SEYDA İLMİNİ BİTİRİP MEDRESEDEN MEZUN OLDUKTAN SONRA OZAMANLARI KÖYÜMÜZ MOLLA BEYREMAN (BİNGÖL İLİNİN SOLHANİLÇESİNİN İLİM İLE MEŞHUR OLMUŞ KÖYÜ ŞİMDİKİ İSMİ ŞİMŞİR PINAR) 10 HANE OLMASINA RAĞMEN 20 TANE TALEBEYİ OKUTURDU.SEYDA SES VE SEDASI İLEDE BİR ÇOK İNSANIN GÖNLÜNDE TESİR ETMİŞ HATTA ŞEYH EBU BEKİR EFENDİ BİRGÜN BÜYÜK BİR CEMAAT İÇİNDE 'İNSAN SEYDA MOLLA UBEYDİN ARKASINDA NAMAZ KILMAYA MUŞTAK OLUYOR' DEMİŞ.MEMLEKETTE ZOR VE KAPALI FETVALARIN MERCİİ HEP KENDİSİ OLURMUŞ.GÖRDÜĞÜMÜZ BÖLGE ALİMLERİNİN TÜMÜ SEYDAYI ANARKEN HÜZÜNLENİR VE GIYABINDAN TAKDİR ETMİŞLERDİR.SEYDANIN VEFATINDA BİNLERCE İNSAN ALİM ŞEYH MEMLEKETİN İLERİ GELENLERİ TAZİYE VERMEYE GELMİŞTİRLER YURT DIŞINDAN SAYISIZ TELEFON İLE TAZİYE DİLEKLERİNİ BİLDİRMİŞLER.SEYDA 63 YAŞINDA FANİ ALEMDEN EBEDİ ALEME İRTİHAL ETMİŞTİR( SENE 1996 DA)RABBİ YEZDAN RAHMETİ İLE KABRİNE TECELLİ ETSİN( AMİN ) RUHUNA EL FATİHA




جدنا منبع الحلم والتقوي الشيخ الحاج امين اوقويان الملا بيرماني

HACI EMİN BİN MOLLA KASIM

HACI EMİN MOLLA KASIMIN OĞLUDUR.85 KÜSÜRLÜ YAŞARINDA İKEN BİLE SILAİ RAHME ÇOK İHTİMAM GÖSTERİRDİ.AİLEMİZDEN OKUYANLARIN HEP YARDIMCISI OLMUŞTUR.HATIRLIYORUM BİZLER KÜÇÜK İKEN ELİMİZDEN TUTAR MEDRESE MEDRESE GEZDİRİR VE DERDİKİ OKUYUN OĞLUM OKUYUN İLİM ELE GEÇMEZ BİR HAZİNEDİR EN BÜYÜK ŞEREFTİR.HİÇ BİR ŞEREF İLİM GİBİ DEĞİLDİR İNSAN HAKİM SAVCI KAYMAKAM OLSA BİLE BİR ALİM KADAR TEVECCÜH BULAMAZ.EVET TABİKİ BUNUN İÇİN OKUNMAZ FAKAT BUDA ALLAH CC NUN OKUYANLARA BİR LÜTFÜDÜR.HZ RİSALET S.A.V BİR HADİSİNDE ŞÖYLE BUYURUYORLAR:HAYRA SEBEB OLAN ONU YAPAN GİBİDİR RABBİ ALA BU HADİSE NAİL ETSİN VE KENDİSİNE UZUN ÖMÜR SIHHAT VE SELAMET VERSİN( AMİN)




العالم الرباني والمرشد الصمداني مولانا السيدا ملا سعدلله الملا بيرماني قدس الله سره وافاض علينا من فيوضاته وبركاته

SEYDAYE MOLLA SADULLAH ( MOLLA BEYREMANİ)K.S NAKŞİBENDİ TARİKATI ŞEYHİ VE MEDRESE MÜDERRİSİ

SEYDA  ÇOK BÜYÜK ALİM VE AYNI ZAMANDA BÜYÜK BİR MÜRŞİTTİR.KENDİSİNDEN ŞÖYLE BİR RİVAYET GELMİŞTİR MELEKANLI ŞEYH MAHMUT EFENDİ BİR GÜN KENDİSİNE DEMİŞTİRKİ EY MOLLA SADULLAH SANA TARİKAT İCAZESİNİ VERMEYİ İSTİYORUM,SEYDA HZ.(K.S)EFENDİ  BEN KİM İCAZETİ TARİKATI ALMAK KİM BEN LAYIK DEĞİLİM DEYİP TEVAZU GÖSTERMİŞ  BUNUN ÜZERİNE EHLİ HAL OLAN ŞEYH MAHMUT EFENDİ ŞÖYLE BUYURMUŞ TABİ SEYDA  SENDE HAKLISIN HERGECE BURDAN KALKIP MEKKEYE GİDİP TAVAF EDEBİLİP TEKRAR GERİ GELİP RESULULLAH S.A.V.ZİYARET EDEBİLİYOR VE AYNI GECE YATAĞINA DÖNÜP GELİYORSUN  TARİKAT İCAZETİMİ ALAMIYORSUN DEYİP HEM NE KADAR BUYUK BİR ZAT OLDUĞUNU BEYAN ETMİŞ HEMDE KENDİSİNE TARİKAT İCAZESİ VERMİŞTİR..EY ARŞIN VE SEMANIN RABBİ SEYDAYI  AFU MAĞFİRET ET BİZİDE ŞEFAATINA NAİL ET AMİN. İLMİ EHLİYETİNE DELALET EDEN BİR ÇOK MESELE VARDIR BİRİSİNİ BURADA BİRİSİNİDE SEYDA MOLLA HALITIN HAYATINDA ANLATACAĞIZ İNŞ SEYDA MOLLA SADULLAHI MOLLA BEYREMANİ, SEYDA ŞEYH ÖMER İ KASIMANİ, SEYDAYE MOLLA MUHAMMEDİ DERAN,VE SOLAHANIN ULEMA VE HALİFELERİ  ŞEYH MAHMUD EFENİYİ MELEKANİ İLE BERABER HACCA YAYA GİTMİŞLER YOLDA ARALARINDA ŞU FIKHİ TARTIŞMA GEÇMİŞ SEYDA MOLLA SADULLAH K.S HAZRETLERİ DEMİŞKİ BİZ KABEYE ULAŞINCA İLK ÖNCE TAVAFUL KUDUM YAPACAĞIZ SONRA NAMAZ KILACAĞIZ SEYDAYE MOLLA MUHAMMEDİ DERAN HAZRETLERİ İSE HAYIR ÖNCE NAMAZ KILACAĞIZ DEMİŞ ŞEYH MAHMUT EFENDİ HEMEN OLAYA EL KOYARAK ŞİMDİ NEDEN TARTIŞIYORSUNUZ KABEYE ULAŞTIĞIMIZDA FETVA KADILARINDAN SORARIZ SEYDALARDA RAZI OLMUŞLAR BEYTULLAHA ULAŞINCA KADININ YANINA GİTMİŞ VE SORMUŞLAR SEYDA MOLLA SADULLAH KENDİ GÖRÜŞÜNÜ SEYDA MOLLA MUHAMMEDİ DERAN İSE KENDİ GÖRÜŞÜNÜ SÖYLEYİNCE KADI SEYDA MOLLA SADULLAH HZ LERİNİ İŞARET EDEREK  DOĞRUSU BU KIRMIZI SAKALLI ALİMİN DEDİĞİDİR DEMİŞ(SEYDANIN SAKALI DOĞAL  KIRMIZI İMİŞ) SEYDA MOLLA MUHAMMMED YİNEDE İTİRAZ EDİNCE  KADI KIZMIŞ VE HEYBETLİCE KUMMM DEMİŞ(ARAPÇA KALK ANLAMINA GELİR) SEYDA MOLLA MUHAMMED BEN O KADININ KUM DEMESİNDEN SONRA BÜTÜN İLMİMİ UNUTTUM ANLADIMKİ O KADI EHLİ HAL İDİ SONRA ŞEYH MAHMUD EFENDİ VE SEYDALAR ARAYA GİRİP ARAMIZI YAPTILAR SONRA İLMİ MELEKEMİN TEKRAR YERİNE GELDİĞİNİN FARKINA VARDIM RABBİ YEZDAN SEYDA HZ RETLERİNE VE İSMİ ZİKİR EDİLEN AKRANLARINA RAHMET İLE MUAMELE ETSİN.RABBI YEZDAN KENDİLERİNE BAHAR YAĞMURU GİBİ İNDİRSİN VE İHSAN BUYURSUN.EY BU SATIRLARI OKUYAN AZİZİM SEYDA GİBİ BÜYÜK ZATLARA RAHMET DUASI OKU Kİ RABBİM ONLARIN ŞEFAATİNE NAİL ETSİN.SEYDA HZ SOLHAN KUVRT KÖYÜNDE CAMİNİN BİTİŞİĞİNDE MEDFUNDUR.(RUHUNA EL FATİHA)



ابو جدنا الفقيه الحليم ملا قاسم الملابيرماني

MOLLA KASIM BİN SEYDA MOLLA SADULLAHI MOLLABEYREMİ

MOLLA KASIM, SEYDAYE MOLLA SADULLAHIN OĞLU SEYDA MOLLA HALIDIN AĞABEYİDİR.MOLLA KASIM BABASI SEYDA MOLLA SADULLAHTA VE KARDEŞİ SEYDA MOLLA HALİDDE OKUMUŞ VE FIKIH TEFSİR VE HADİS İLİMLERİNDE İHTİSAS SAHİBİ İMİŞ.DUYDUĞUMUZA GÖRE.AĞABEYİ MEŞHUR SEYDA MOLLA HALİD BAZI İBARELERDE ZORLANINCA KENDİSİNE MUHTEREM AĞABEYİM SEYDA HAZRETLERİ BURAYI BİZE NASIL DERS VERMİŞTİ DİYE SORARMIŞ.MOLLA KASIMDA KENDİSİNE İZAH VE TAFSİL EDERMİŞ SEYDA MOLLA HALİDDE MÜŞKİLİM HALL OLDU DERMİŞ.KENDİSİNİN EN GÜZEL AHLAKLARINDAN BİRİ HER ARAFE GÜNÜ YANINDAKİLERE VE AİLESİNE 1000 DEFA İHLAS SURESİNİ OKUMAYI EMREDER VE BERABERCE OKURLARMIŞ VE DERMİŞKİ KİTABDA GÖRDÜM BÖYLE YAPANIN DUASI MAKBUL OLUR.SEYDA KÖYÜMÜZ MOLLA BEYREMAN MEZARLIĞINDA MEDFUNDUR RABBİM RAHMET İLE MUAMELE ETSİN MEZARINA RAHMET YAĞMURLARINI İNDİRSİN (AMİN) RUHUNA EL FATİHA





عم جدنا العالم الشجاع السيدا ملا خالد الملا بيرماني

SEYDAYE MOLLA HALİD BİN SEYDA MOLLA SADULLAHI(MOLLABYREMİ)

SEYDA,SEYDAYE MOLLA SADULLAHIN OĞLU,SEYDA MOLLA UBEYDİN BABASI,MOLLA KASIMIN AĞABEYİDİR.MEŞHUR OLAN ŞU HİKAYESİ MUTEVATİR OLARAK SOLHAN ULEMASI ARASINDA ANLATILIR:BİR TALAK FETVASINDA SOLHAN ULEMASI BİR GÖRÜŞTE SEYDA MOLLA HALID BİR GÖRÜŞTE MUNAZAATA GİRMİŞ VE SEYDA MOLLA HALIDIN VERDİĞİ FETVAYA ZIT FETVA VERMİŞLER.MOLLA EMİN NAMLI BİR SEYDA, SEYDA MOLLA HALIDA AŞIRI KARŞI DURMUŞLAR.ALİMLER ARASINDA İHTİLAF ÇIKINCA.BÖLGEMİZİN BÜYÜK ALİMİ VE TASAVVUF EHLİ OLAN ŞEYH ABDULLAH EFENDİYİ MELEKANİYİ ARALARINDA HAKEM ETMEYE KARAR VERMİŞLER ŞEYH ABDULLAH EFENDİ SOLHANA GELİNCE ALİMLER BİR ARAYA TOPLANIP MESELEYİ ŞEYH ABDULLAH EFENDİYE ARZ ETMİŞLER ŞEYH EFENDİ HEWAL DERS(DERS ARKADAŞI MEDRESELERDE AYNI KİTABI BERABER OKUYAN İKİ ARKADAŞA BU İSİM VERİLİR.ZİRA BERABER MEŞHUR  HOCA İLYASTA OKUMUŞLAR.BU ZAT SONRADAN MİLLET VEKİLİDE OLDU) OLDUKLARI VE ÇOK SEVDİĞİ SEYDA MOLLA HALIDA DÖNEREK SORMUŞ:MOLLA HALID DELİLİN VARMI?SEYDADA EFENDİYE EVET EFENDİ VARDIR.DEYİNCE ŞEYH EFENDİ OZAMAN GÖSTER,HAZIR ET(ZİRA MALUMDUR MUNAZARA İLMİNDE İHDARI SENED/DELİLİ HAZIR ETMEK ESASTIR.)DEYİNCE.SEYDADA BUYRUN OZAMAN EVE GİDELİM GÖSTEREYİM.ŞEYH EFENDİ KABUL EDER.ALİMLERLE BERABER SEYDA GÜLE DOĞRU YOLA KOYULUYORLAR.SEYDA YOLU TARİF ETMEK İÇİN ÖNE GEÇİYOR ŞEYH EFENDİ VE ALİMLERDE ARKADA SEYDAYI TAKİB EDİYORLAR.BİR ARA ŞEYH EFENDİ SEYDANIN BELİNDE BİR CİSMİN HAREKET ETTİĞİNİ GÖRÜNCE DERS ARKADAŞI SEYDAYA,MOLLA HALID SIRTINDAKİ NEDİR DİYE SORUYOR.SEYDADA,EFENDİ O FETVANIN OLDUĞU KİTAPTIR.ŞEYH EFENDİ,MOLLA HALID NEDEN ORADA GÖSTERMEDİN DEMİŞ.SEYDADA EFNDİ İSTEDİM Kİ BİZİM HANEYE TEŞERRUF BUYURASIN VE BİZİM BİR AYRANIMIZIDA İÇİP HAYIR DUA EDESİN(SEYDA VE ŞEYH ABDULLAH OKUMA ARKADAŞI OLMASINA RAĞMEN BİRBİRLRİNİ PEK ZİYARET EDEMEZDİLER ÇÜNKÜ ESKİDEN ŞEYHLER TEBLİĞ İÇİN KÖY KÖY GEZERDİLER ALİMLERDE TEDRİSAT İLE MEŞĞUL OLURDULAR PEK İMKAN BULUNMAZDI)BU CEVAP ÜSTÜNE ŞEYH EFENDİ SEYDAYA DÖNEREK,MOLLA HALID HEMEN ŞU AĞACIN DİBİNDE BİZE GÖSTER FETVAYI HAL EDELİM SONRA GELİR AYRANINIZI İÇERİZ İNŞ.(SOLHANDA MERGİ HASMAN ADLI BİR AĞACIN ALTINDA ALİMLER OTURUYOR  VE  FETVAYI MUZAKERE EDİYORLAR)ŞEYH EFENDİ O FETVAYI GÖRÜNCE SOLHAN ALİMLERİNE DÖNER VE FETVA MOLLA HALIDIN DEDİĞİ GİBİDİR DER  VEHÜKMÜNÜ İCRA EDER.İSMİ GEÇEN SEYDA  MOLLA EMİN TEKRAR İTİRAZ EDİNCE MOLLA EMİN İTİRAZ GEREKSİZDİR MADEM KİTAP FETVA VERİYOR MOLLA HALID NİYE O FETVAYI VERMESİNKİ.MOLLA HALID 300 SENE İBADET ETSE İLİM OKUSA BU KİTAP SAHİBİ KADAR ALİMDE OLAMAZ VERA  DA (TAKVA) OLAMAZ KİTABIN VERDİĞİ FETVAYA İTİRAZDA GEREKSİZDİR.Kİ SEYDA(ZAZACA SEYDA GÜLÜN EVİ,SEYDA GÜLÜN AİLESİ ANLAMINA GELİR.SOLHANDA BİZ OKUYANLAR AİLESİNE BU İSİM VERİLMEKTEDİR)ESKİDEN BERİ MEMLEKETİN ŞERİAT KADILARI VE HAKİMLERİ İDİLER.MOLLA HALIDI DA MEMLEKETE KADI TAYİN EDİYORUM DER.VE HEM MESELEYİ HAL EDER HEMDE GÜNÜMÜZE IŞIK TUTAR.ZİRA BU GÜN İLİMDEN UZAK İKİ ÜÇ KELİME OKUMUŞ KENDİNİ ALLAME ZAN EDEN BAZI ZATLAR TÜREDİLER NE KİTAB KABUL EDİYORLAR NE İMAM ŞAFİİ NE HANEFİ NE MALİKİ NE HANBELİ HATTA NE YAZIKDIRKİ EFENDİMİZE BİLE İTİRAZ ETME CÜR ETİNDE BULUNUYORLAR.HAKİKATTA İSE İLİMDEN HİÇ BİR BEHRE EDİNEMEMİŞ İLMİ MELEKELERİ OLMAYAN İNSANLARDIRLAR.İŞTE ŞEYH EFENDİ BÖYLE GÜZEL BİR DERS VERİP BİZLERE ÖRNEK OLDU.EHLİ BİLİRLER SÜBKİNİN YAZDIĞI  CEMUL CEVAMİ  ADLI KİTABIN HAŞİYELERİNDE 4 İMAMIN MEVLA TARAFINDAN GÖNDERİLDİĞİ BEYAN EDİLİR.EVET İNSAFTA BÖYLE İSTER ZİRA KISA BİR ÖMÜRDE DÜNYAYA MAL OLAN HİZMETLER YAPMIŞLAR AYNI ZAMANDA ŞUNUDA BELİRTELİM DÜNYA OLANA KADAR İMAM ŞAFİİ HANEFİ MALİKİ HANBELİ VAR HİZMETLERİ İLE KAİMLER.BUNLARI BEYEN MEYENLER TENKİD EDENLER KENDİLERİNİ ASRINDAKİ ALİMLERE BİLE KABUL ETTİREMİYORLAR.ARAP ŞAİRİN MEALEN ŞU ŞİİRİNİ KENDİLERİNE TELKİN EDERİZ:

NİCE SÖZLERİ BEYENMEYENLER VARDIRKİ
ONLARIN BELALARI KÖTÜ FEHİMLERİDİR

EVET BUNLAR BU İMAMLARIN YAZDIKLARINI ANLAMAZKEN NASIL OLURDA ONLARI TENKİD EDERLER......YANLIZ BAZEN ŞÖYLE DÜŞÜNÜYORUM BUDA BİR NASİB MESELESİ HERKES BİR DAVANIN PEŞİNDE RABBİ YEZDAN SON NEFESİMİZE KADAR İMAN ÜZRE KAİM ETSİN VE EHLİ SUNNET ÇİZGİSİNİ NASİP ETSİN AMİN
 
MEŞHUR MUTEVATİR BİR KISSASIDA ŞUDUR:SEYDA MOLLA HALID ŞEYH MAHMUD EFENDİYİ MELEKANİN MEDRESESİNDE OKUDUĞU SIRADA PALULU ŞEYH HASAN EFENDİ TALABELERİ İLE MELEKAN MEDRESESİNE ZİYARETE GELİYORLAR.ŞEYH HASAN EFENDİNİN MUDERRİSLERİ ŞEYH MAHMUD EFENDİNİN MÜDERRİSLERİNDEN ZOR BİR İBARE SORUYORLAR(DOĞU ALİMLERİNİN ADETİDİR BİR MEDRESEYE GİDİNCE O MEDRESENİN TALEBELERİNİ ARAŞTIRMAYA SEV ETMEK İÇİN BAZI SORULAR VE İBARELER SORARLAR)
MUDERRİSLER ZORLANINCA MAHMUD EFENDİ SEYDA MOLLA HALIDI ÇAĞIRARAK MOLLA HALID İKİ MÜDERRİS İLE BERABER MOLLABEYREMANA BABAN SEYDA MOLLA SADULLAH(AYNI ZAMANDA KENDİ HALİFESİ DİR YUKARIDA ANLATMIŞTIK) IN YANINA GİDİN İBAREYİ VE SORULARI SORUN HATTA LATİFE YAPARAK PALULU BİR MOLLA BURADA BİZİ İFHAM ETSE VE O EDAYLA GİTSE BİZE YAKIŞMAZ DER VE SEYDANIN YANINA YOLLAR.BU MESELEYİ SEYDA MOLLA HALIDDAN NAKİL EDEN HACI EMİN BİN MOLLA KASIM ŞÖYLE DİYOR.SEYDA BANA DEDİKİ BİZ O GECE 2 MÜDERRİS İLE BERABER YOLA KOYULDUK..MELEKAN VE KÖYÜMÜZ MOLLA BEYREMAN ARASI EP EYİ BİR MESAFEDİR.EVE YETİŞİNCE GECE GEÇ SAATLERDİ KAPIYI ÇALINCA BİRAZ BEKLEDİK SEYDA KAPININ ARKASINA GELDİ VE KİMSİN DEDİ(MUHTEMELEN UYKUDAN UYANIP KALKTI,)BEN İM SEYDA DEYİNCE ,SEYDA BANA HALIDIM OĞLUM SENMİSİN DEDİ.BENDE EVET SEYDA BENİM DEDİM SEYDA HEMEN KAPIYI AÇTI BUYRUN BUYRUN ETTİ VE BİZİ İÇERİ ALDI BEN VE MÜDERRİS ARKADAŞLAR İÇİN SOBAYI YAKTI VE YEMEK HAZZIRLATTI.NEFESLENDİKTEN SONRA HAYIRDIR NEDEN GELDİNİZ BU GECENİN KÖRÜNDE HAYIR OLA İNŞ.BENDE DEDİMKİ SEYDA ŞEYH HASAN EFENDİ VE TALEBELERİ BİZLERDEN BİR İBARE SORDULAR.BİZ TAHLİL EDEMEYİNCE ŞEYH MAHMUD EFENDİ BİZİ YOLLADI DEDİM VE MÜDERRİSLERİ SEYDANIN YANINA ÇAĞIRDIM(BÜYÜK İHTİMAL MOLLA HALID OZAMANLAR ALT KİTAPLARI OKUYORDU.MÜDERRİSLER SEYDANIN YANINA ÇAGIRMIŞ Kİ ANLASINLAR VE CEVABI KAVRASINLAR)
YANLIZ SEYDA YOK YOK SİZ YERİNİZDE OKUYUN HİÇ YANIMA GELMEYİN SİZ İBARENİZİ OKUYUN BAKALIM.MÜDERRSLER İBAREYİ OKUYUP SUALLARINI SORUNCA SEYDA HİÇ İBAREYE BAKMADAN MANA ETTİ.VE SONRA BİR YERE GELİNCE BİRAZ DURAKLADI VE ŞÖYLE DEDİ BURADA SİZLERE ŞU SUALI VE ŞU İTİRAZI YAPABİLİRLER SUALLERİNE ŞÖYLE İTİRAZLATINADA ŞÖYLE YANIT VERİN.MÜDERRİSLER ŞAŞIRDILAR BUKADAR ZOR BİR MESELEYİ BU KADAR PERVASIZCA ANLATMASINA VE İBARE ÜZERİNDEKİ VUKUFİYETE VE BİRİKİMİNE HAYRAN KALDILAR.BİZ İBAREYİ HAL EDİNCE SEYDANIN ELİNİ ÖPTÜK VE İZİN İSTEYİP TEKRAR YOLA KOYULDUK SABAH NAMAZI SIRALARINDA MEDRESEYE VARDIK.DİREKMEN ŞEYH MAHMUD EFENDİNİN YANINA GİTİK VE CEVAPLARI KENDİSİNE SÖYLEDİK ŞEYH EFENDİ BU CEVAPLARA HAYRAN KALDI VE SEYDANIN İLMİNİ BİR SEFER DAHA TASDİK ETTİ.SABAH NAMZINI CEMAATLA KILDIKTAN SONRA ŞEYH HASAN EFENDİ VE TALEBELERİ BİR YERDE TOPLANDILAR BİZDE SEYDAMIZ ŞEYH MAHMUD EFENDİNİN ARKASINA GEÇTİK İKİ ŞEYH BİR BİRLERİNİN ELLERİNİ MUSAFAHA ETTİ VE SARILDILAR,SONRA YANYANA OTURDULAR.DAHA SONRA ŞEYH HASAN EFENDİ ŞEYH MAHNUD EFENDİYE DÖNEREK EFENDİ NE ETTİNİZ BİZİM İBAREMİZİ MANA EDECEKMİSİNİZ.(MELEKANLILAR ŞEYH SAİD AİLESİNİN DAYILARI OLDUKLARINDAN ARALARINDA İKİ ALİM VEYE İKİ ŞEYH DİYALOĞUNDAN FAZLA DAYI YEGEN DİYALOĞU BULUNDUĞU  MUNASEBET İLE ARALARINDA BAZEN BÖYLE TATLI CEDELLER OLURDU.)ŞEYH MAHMUD EFENDİDE EVET EFENDİ DEDİ VE SEYDANIN TAKRİRİ GİBİ BEYAN ETTİLER.TAMDA SEYDANIN DEDİĞİ YERE GELİNCE ŞEYH HASAN EFENDİ SEYDANIN SİZDEN SORABİLİRLER DEDİĞİ SORUYU SORDU ŞEYH MAHMUD EFNDİDE SEYDANIN CEVABINI ONLARA SÖYLEDİ,SONRA SEYDANIN DEDİĞİ İTİRAZDA YAPILINCA SEYDANIN DEDİĞİ VECİH İLE DEF ETTİ BU CEVAP VE TAKRİRİLERİ GÖREN ŞEYH HASAN EFENDİ TAKRİRE HAYRAN KALDI VE ŞÖYLE DEDİ VALLAHİ CEVABI EKSİKSİZ VERDİNİZ AMA BEN BİLİYORUMKİ BU CEVAP BU MEDRESEDEN  ÇIKMADI BU DIŞARIDAN İLİMDE MUTEBAHHİR BİR ALİMDEN GELDİ.DEYİP FARKINDA OLMADAN SEYDA MOLLA SADULLAHIN İLMİNİ TASDİK ETTİ VE İKİ ŞEYH EFENDİ BİRBİRLERİNİ ELLERİNİ ÖPTÜLER SONRA BİZLERDE ONLARIN ELİNİ ÖPTÜK ŞEYH EFENDİYİ TALABELERİYLE BERABER UĞURLADIK.VE HEM O MESELEDEN İSTİFADE ETTİK HEMDE İKİ ALİMİN BİRBİRLERİ İLE OLAN DİYALOĞUNU VE OLMASI GEREKENİ GÖRDÜK HEMDE BİR SEFER DAHA SEYDA   MOLLA SADULLAHI MOLLABEYREMANİ KS  IN İLMİNE FERASETİNE VE MÜŞKİL KÜŞALIĞINA(SORUN ÇÖZÜCÜLÜĞÜNE)HAYRAN KALDIK.RABBİ YEZDAN GENİŞ RAHMETİ İLE KENDİLERİNİ KUŞATSIN RAHMET DENİZİNE DALDIRSIN BİZİDE ONLARIN ŞEFAATINA NAİL ETSİN İNŞ(AMİN)


SEYDA MOLLA HALID FARSÇA BİR ŞİİRİNDE OKUMA ARKADAŞI ŞEYH ABDULLAHI MELAKANİ HZ ŞÖYLE MEDİH EDİYOR:

وقال سيدا  ملا خالد لمدح الشيخ عبدالله الملكاني شعرا فارسيا :
      ژ هندستان حتى تبريز  *  كو شيخ عبدالله داري فوز 
          شيخ عبدالله شيخك كامله  * هم عالمو هم  عامله    
            هم مرشدك پر كامله  * قامة خوشو سيما لبال    
            شيرين كلامو بي مثال  * اوچه دردك بي دواي



HİNDİSTAN DİYARINDAN TİBRİZ DİYARINA KADAR

• ŞEYH ABDULLAH FEVZ DİYARIDIR

• ŞEYH ABDULLAH KAMİL BİR ŞEYHTİR

• HEM AMİLDİR HEM ALİMDİR

• SADIK BİR MURŞİDDİR             

• SİMASININ YÖNÜSIRA BOYUDA GÜZELDİR             

•  ŞİRİN KELAMLIDIR MİSALİ YOKTUR

•   AH NE DERMANSIZ BİR DERTTİR
  
   

  NOT:BURDA SEYDAYE MOLLA HALİDİN AH NE DERMANSIZ BİR DERTTİR DEMESİNDEKİ ESAS AMAÇ VE MAKSAD ŞEYH ABDULLAH EFENDİNİN ASILMASINA İŞERET ETMEKTİR
  
  (RUHUNA ELFATİHA)
    
  
  
         
  
  عمنا المحقق العالم المدقق السيدا ملا خليل الملا بيرماني اطال
  الله عمره

  SEYDA MOLLA HALİL OKUYAN
  
  

  16.06.1953 tarihinde Bingöl İli Solhan İlçesinin Şimşirpınar Köyü Çıkrık mezrasında doğdu. (Nüfustaki doğum tarihi kaydı 10.02.1957) İlk tedrisatı ile birlikte çeşitli medreselerde sarf, nahiv, mantık, istiare, meani, bedii, fıkıh, siyer ve akaid dersleri aldı. Uzun bir süre Suriye’nin başkenti Şam’da kaldı ve orta öğrenimine devam ederek 15.05.1976’da Suriye’deki Ravdai El-Hidaye’deki lise dengi mesleki öğrenimini bitirdi. 

  Aynı yıl Mısır'daki el-Ezher Üniversitesindeki Usulü Din Fakültesine kayıt oldu. Aynı fakültede branşlaşma söz konusu olduğundan 3. sınıftan itibaren Kelam ve Felsefe bölümüne devam ederek, İlahiyat alanında 1980 yılında yüksek öğrenimini tamamladı.

  14.04.1981-14.12.1982 tarihleri arasında vatani hizmetini yaptı. 16.12.1982 ile 16.05.1985 tarihleri arasında Ankara'daki Suudi Arabistan Konsolosluğu'nda tercüman ve mahalli katip olarak çalıştı. Aynı zamanda 26 ve 11.noterliklerde yeminli tercüman olarak çalıştı. 12.09.1985-11.02.1986 tarihleri arasında Libya'nın Zelitin kentinde Türk Özdemir A.Ş.'de teknik tercüman olarak çalıştı.

  17.03.1986 tarihinde Diyanet İşleri Başkanlığı'nda görev aldı. 05.05.1986-22.09.1987 tarihleri arasında Siirt-Pervari Merkez Vaizliği yaparken aynı zamanda İlçe Müftülüğü'ne vekalet etti. 25.09.1987-16.03.1990 tarihleri arasında Ağrı Tutak, 21.03.1990-19.08.1993 tarihleri arasında Diyarbakır-Lice, 27.08.1993-18.08.1995 tarihleri arasında Isparta Yenişarbademli, 321.08.1995-15.08.1995 tarihleri arasında Çorum Boğazkale İlçe Müftülükleri görevlerinde bulundu.

  23.08.1996-07.09.2001 tarihleri arasında Afyon İli Dazkırı ilçe müftülüğü yaptı. 2001 yılı atama döneminde Kayseri İli Pınarbaşı ilçesine naklen tayin oldu. Evli olup 5 çocuk babasıdır. İngilizce ve Arapça bilmektedir.hacı emin bin molla kasımın oğludur.

  
  
  SEYDANIN KENDİ DİLİNDEN HAYAT TARİHÇESİ:

  16.06.1953 tarihinde Bingöl İli Solhan İlçesine bağlı Şimşir pınar (Ğelebe)Köyü Çıkrık(Mele Beyreman) Mezrasının Yaylası olan Sopil de doğdum. Rumi Hesaba göre 3 Haziran 1953 doğduğum da babam taştan bir oda yapıyordu ve duvar ustası bir taş üzerine doğum günümu yazmış, O , taş gençliğim yıllarına kadar duruyordu .((nufustaki duğum kaydı 10.02.1957 ) Çocukluğum 5-6 yılı bu mezrada geçti .1959 un son baharında  Bingöle göç ettik ve göç esnasında Kardeşim Niyazi yolda vefat etti ve dayılarım köyü Cemalanda defin edildi. Bingölde iken  Babam beni kuran kursuna götürdü birinci gün Elif- Ba cüzünün ilk sırasını bana öğretildi. İkinci gün İkinci sıra bana öğretilmeye devam edildi. Ancak bucalama ya başladım Öğretici bana iki tokat attı ve ağlamaya başladım kursu terk ettim bir daha dönmedim. İşte şiddete dayalı öğretim metodu . daha sonra mahalle değiştirdik evimize yakın kur’anı bilen bir kadın vardı Rahmetli anam beni oraya götürdü. Onun yanın da kuran okumaya başladım.1961 yılının ilkbaharında ikiz iki erkek kardeşlerim dünyaya geldi ve bu ilkbaharda tekrar mezraya döndük. Birkaç ay sonra ikizlerin küçüğü Burhan vefat etti. Medrese tahsilime mezramdaki medresede okudum. Medrese tahsiline İkamet ettiğimiz yerde Babamın amcası oğlu Molla Übeydullah Diye Blinen(Abdullah Okuyan) Medresesinde başladım.  Anılan Zat 10 aralık 1996 vefat etmiştir. C.Allah rahmet eylesin. Adı geçen hoca efendi Solhan merkez Camii İmam-Hatipliğine 1965 yılında tayini yapıldığından 1965 ve 1967 de değişik yerlerde okudum. Medrese tahsilimde sarf, nahiv, mantık, istiare, mani, bedie, fıkıh, siyer,kelam, dersleri okudum. Medrese tahsilimi mezramın bağlı bulunduğu köyün hocası Molla Aziz DÖNER  Efendide az süre de olsa onun yanında yaptım. Mezkur tarihlerde kısa bir süre kasıman (Elbaşı) köyünde molla Abdullah BİNGÖL’un, yanında, Sözkonusu tarihlerde ara sıra Gaçır köyünde (Darıca) molla Ahmet Sevinç’te, 1967 sonu ve 1968 ın başında, Karlı ova ya bağlı Azizan Köyünde kasımanlı molla Selahattin BAKİ’ de okudum.1968 ın ilk baharında kısa bir süre Muşe bağlı vartinis (Altın ova)Köyünde Molla Abdulkerim medresesin de okudum.

  1968-1969 Muşun Yağcılar (Avran) köyünde Şimdiki ismi yeşil ova beldesin de Molla Sait,molla Eşref molla Raşid kardeşlerde okudum.1970’ın İlk baharın da 2 ay kadar Perğü(Asmakaya) Köyünde Molla Sait Köse de okudum.1974 de vefat etmiştir C.Allah Rahmet eylesin. 1970-1971-1972 Bilisin Mutki İlçesine bağlı Koyunlu (Ohin) köyünde Şeyh Alaeddin Medresesinde Molla Bakır, molla Safvet ve molla Hikmetullah yanında, Necmettin Ulaşkın adında bir arkadaşla ders arkadaşı olarak Netaic,suyuti ,molla Cami-i  ve isağüci Seyda molla Safvette okuduk.Hakikaten Seyda Safvetullah ilim ve takva sahibidi.Sabah Namazından sonra medreseye geliyordu Akşama kadar Tedrisatta bulunuyordu ve Müşkil soruları cevaplıyordu. 1939 -1989  tarihleri arasında yaşamış. C.Allah Rahmet eylesin. Ders hocaları bulunmadıkları zaman ara sıra Şeyh Halit Ve Şeyh Asım yanında da okudum .1973 nisan ayında ohinden ayrıldım. Şeyh Fethullah medresesi Bitlis ili merkezinde 1887 de kurulmuş olup 1889 da Şeyh Fethullah vefat etmiş  ve bu tarihten itibaren oğlu Şeyh Alaaddin tarafından tedrisat yapılmış tevhit ve tedrisat kanunu çıkıncaya kadar bu medresede öğrenciler okumuş tedrisat devam etmiş,  tevhit ve tedrisat kanunu çıkınca Mutki ilçesine bağlı ohin köyüne intikal etmiş orada medrese tedrisatına başlamış halen Ohin medresesi dervam ediyor hiç inkitaa uğramamış (14.04.2012). Ş.Alaettinin torunları Hikmetullah,Nimettullah, zahid,Mesut, Fethullah,Mansur,Diyaettin, Bir aşağı derecede ki torunlar Sbrullah,Faysal, Şihab tarafından devam ettirilyor.  Şeyh Fethullah medresesi 2006 da Şeyh Nimetullah tarafından tadilat, tamirat ve ek yapılmış 2007  tarihinden itibaren Şeyh Alaaddinin torunu Şeyh Nimetullah Nezaretinde tedrisata devam edilmektedir. Medresenin  yanında Şeyh Fethullahın kabri, eşi ve oğlu ş. Maruf ve Mola Abdulkerim kabirleri mevcuttur.    1973 un Ocağın sonları ve şubatın başlarında Tekrar Yşilova Beldesine Döndüm 1.  ay kadar Molla Eşrefin yanında Meani okudum. 
  Oradan da 1973 un ilk Baharı ve yazı Muş İli Bulanık ilçesi Adgon da Şeyh Taha Medresesinde Molla Lütfi,Molla Ali  ve Şeyh Taha  da Okudum. Gülçimen köyündeki Meşhur Molla İbrahim  Günşı’in yanında kısa bir dönemde mantık ve tarih okudum. Mezkur hoca efendi 28.12.1985 tarihinde vefat etmiş olup C. Hak Rahmet eylesin. Bu arada harictten ilk resmi tahsilimi de yapmış bulunuyordum. Oradan da Muş iline bağlı Yaygın nahyesi civarında bir mezrada ikamet eden Şehyh Muhmmet Emin yanında kısa bir dönemde (2 ay gibi) mantık, fıkıh, ve nahiv dersleri okudum. Oradan da Muş İli Malazgirt İlçesinin Hırbı kudusi köyünde(şimdi ki İsmi Gülkuru beldesi) ikamet eden Molla Abdullah DENİZ yanında kısa bir sürede istiare,bedi,beyan ve fkıh dersleri okudum. Oradan da Ercişe intikal ettim 3-5 gün Seyda Molla Abdullah ARI (Molla Abdullah dibo diye bilinen ) da okudum.1974 ilk aylarında Siirt iline bağlı Aydınlar (tillo) bucağında Molla Burhan yanında 3 ay meani, fıkıh,Nahiv ve kelam dersleri aldım. Bundan öncede 2-3 gün Baykan İlçesin de bulunan Havelli Seyda Molla Mühyettin de okudum. Aynı yıl içinde Kilis kapısından çıkış yaparak Suriye’nin  başkenti Şam’a Eylül ayında gittim. Orta dereceli tahsilimi Şam’ın muhacirin semtinde bulunan Mahed ul Furkan’da devam etmeye başladım. Furkan Medresesinde değerli ve ilim sahibi hocalarım Vardı. Onlardan Şafii Fakihi, İslam tarihi Araştırmacısı ve muhaddis Şeyh Naif  Abbas,Okul müdürü Hatip Nurettin Karaali,fıkıhçı Şeyh Abdurrezak , Şeyh Musa, Şeyh Nezir.Bu ikisi halen aynı okulda  tedrisatta bulunurlar.  1975 ın Ağustos ta Türkiyeye geldim ve kısa bir zaman memlekette kaldım,tekrar Şama döndüm.1976 sömestr tatilinden sonra naklen Hama’da ki Mahede Ravdaiye Şeriyye’ye gittim. Ve kayıt işlerimim yapılarak öğrenimime devam etmeye başladım. Şanmda iken  Zeyd bin Sabit camisinde haftanın bir akşamı Şeyh Muhammed Aved, haftanın 2 akşamı da Prof.Sait  Ramazan Boti  ve arasıra Emevi Camisinde Hanefi Fıkhı (hidaye) kitabını okutan Mahedü Fethül İslam Müdürü, Şeyh Abdurrezak  derslrine de Devam edyordum. Ayrıca, şam da okurken Türkiyeden gidip,Şama yerleşen molla Abdulaziz ve Prof Sait Ramazan Babası Ramazan boti ile temaslarım oldu.

  15.05.1976 Hama’da ki lise dengi Mahed Ravdai Hidaiye Şeriyeyi bitirdim ve memlekete dönerek yaz tatilini memlekette geçirdim. Tekrar Şam’a döndüm. Hac mevsiminde ticaret yaptım ve hac zamanı yaklaşınca hacca gitmek nasip oldu. Şöyle bir olayla karşılaştım. Şam da hacılara eşya saterken Bursa’dan bir hac kafilesi başkanıyla karşılaştım. Bana dedi ki bizimle gelirsen seni hacca götürürüz. Ve bize rehberlik ve tercümanlık yaparsın. Dedi ben de vizem yok dedim. O da bizde vizeli pasaport var dedi onunla seni geçiririz dedi. Ben de öyleyse olur dedim. Onlarla anlaştım.

   Yola çıktık. Irak ve Ürdün üzeri Tebük kapısına vardık. Polisin pasaport kontrolünde bana verilen pasaport 75 yaşındaki birisinin pasaportuydu. Farkına vardığımda soğuk suyla duş almış gibi oldum. Kafileye zarar gelmesin diye Arapça konuşmadım. Ertesi gün kafile gittikten sonra akşamleyin birkaç kişiyle birlikte bizi karakolda nezarete attılar. Sabahleyin bizi Ürdün kapısına teslim edeceklerdi. Ancak on dakika sabır edebildim. Kapıyı çaldım nöbetçi geldi. Ona durumu anlattım o gitti karakol komutanını çağırdı geldi. Onunla 45 dakika tartıştım. Beni öğrenci ve fesih Arapça konuştuğumu görünce yardımcı olacağını söyledi

  Bir pikap ve üç,dört silahlı asker çağırdı beni Tebuk emirine (valisine) gönderdi. Vali bir çadır da etrafında 60-70 kişi vardı. Onu çağırdılar geldi ona durumu izah ettim. O da bana talimatlara uymadığımdan geri gideceksin deyince bana cesaret geldi pasaportumu cebimden çıkardım. Kolundan tuttum  işte benim gerçek pasaportum. O da şoföre dedi ki inceleyin eğer doğru ise adama vize verin hacca gitsin. Dedi ve çekti gitti. Şoför de bana şöyle dedi korkma da hacca gideceksin. Dedikten sonra beni gümrük müdürüne getirdi ona durumu izah etti. O andan itibaren iltifat gösterdiler. Bana gümrük kapısında vize verdiler hacca gittim.

  Hac farizasını ifa ettikten sonra Şama  döndüm. Daha önce mezun olduğum okul tarafından aynı yıl içnde 1976-1977 öğretim yılı için Mısır Arap Cumhuriyet başkenti Kahire’deki El-Ezher Üniversitesi Kulliytu Usuluddin (İlahyat Fakültesinde) kaydım yapılmış idi. 16 Aralık 1976’da Mısır’ın başkenti Kahire’ye vardım. Ve adı geçen fakültede öğrenime başladım. Selahaddin Eyyubi kalesinde bir vakıf odasında bir arkadaşın yanına yerleştim.Burada iken17-18 ocak 1977 yer yerinden oynatacak gösteriler oldu. Daha sonra bir müddet Revak’ul Etrak da kaldım ve 1977 nisan ayında Medinetül Buus El-İslamiye ye yerleştim ve sıkıntılarım sona erdi. 1988 yılı yaz tatilinde 15 günlük İskenderiye ye okulun tatil kampına gittik. 1979 yılının yaz tatilinde 2 ay süreyle Avrupa’ya seyahatim oldu. Ve bir sure Almanya’nın Bohm kentinde imamlık yaptım. Tekrar Mısıra döndüm ve öğrenimime devam ettim 1980 yılında adı geçen fakültenin kelam ve felsefe bölümünden mezun oldum. Aynı yıl içinde son sınıf sınavlarına girdikten sonra yaz tatilinde haziran ayının sonuna doğru Almanya’ya gittim. Ve ramazan ayı münasebetiyle  Frankfurt’un Hanuv Kasabasında imamlık Kur’an,ı Kerim ve dini bilgiler öğreticiliği yaptım ve Mısır Arap Cumhuriyeti’ne döndüm. Mezun olduğum fakülteden diplomayı almak için uğraşmaya başladım. Bir ay içinde diplomayı aldım. 4 Ekim 1980 tarihinde yurda dönüş yaptım. 7 Ekim 1980 tarihinde memleketime vardım. Tam 4 yıl yurt dışında  kalmıştım hiç memlekete gelmemiştim. Daha önce kedisinden bahs ettiğim  7 Kasım 1980 tarihinde babamın amcası oğlu Molla Übeydullah’ın kerimesi  Güliye ile  7 kasım tarihinde  nişanlandım. 7 Aralık 1980’de evlendik. O tarihlerde de denklik yapılamadığından isteğim üzere er olarak 14.04.1981 tarihinde askere gittim ve acemi eğitimi Balıkesir Çayırhisar’da gördüm. Üç ay sonra Ankara Kalecik’e bağlı 930 mühimmat deposuna sevk edildim. 14.12.1982 tarihinde bu birlikten terhis oldum ve 16.12.1982 tarihinde Ankara’daki Suudi Arabistan Büyük Elçiliğin de konsolos bölümünde mahalli katip ve tercüman olarak göreve başladım ve 16.05.1985 tarihinde görevimden ayrıldım. Bu tarihler arsında mesai haricinde Tabya ve Vaha tercüman bürolarında tercüman ve Ankara 11.ve 26.noterlerin de yeminli tercümanOlarak çalıştım.Ankara’da çalıştığım sıralarda ikinci  çocuğum Ankara’da 20.12.1983 tarihinde dünyaya geldi.1985 ocak ayının başında umreye gittim ve şubatın başında döndüm.
  
  Diyanet İşleri Başkanlığı’nca açılan vaizlik ve müftülük sınavına sözlü 05.08.1985 tarihinde, yazılı sınava 09.09.1985 tarihinde giridim ve ikisinde de başarılı oldum. Daha önce anlaşmış olduğum Özdemir İnşaat A.Ş. ile 12.09.1985 tarihinde Libya’ya Teknik Tercüman olarak gittim. 11.02.1986 tarihinde döndüm ve Diyanet İşleri Başkanlığına vaizlik ve müftülük için evraklarımı tekmil ederek müracaatta bulundum. Kısa zamanda tayinim Antalya H.Mehmet Eğitim Merkezi’ne çıktı. Ve 17.03.1986 tarihinde İmam-Hatip adayı (vaiz ve müftü kursiyeri) olarak göreve başladım. Kurs bitiminde kura usulüyle tayinim Siirt Pervari ilçesi merkez vaizliğine çıktı. Ve 05.05.1986 günü yeni görevime başladım ve 09 .03.1987-01.04.1987 tarihleri arasında Antalya H.Mehmet Gebizli Eğitim Merkezinde Vaizlik Hizmet İçi Eğitim kursuna Katıdım. Pervari merkez vaizi iken 1987’de Hac Mevsiminde Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Siirtten Kafile Başkanı olarak Görevlendirildim Kafilemde Hocam Molla Burhan ve Hafız Taha da bulunuyordu ve bana manevi destekleri oldu.   Pervarinin balı ve narı meşhurdu, dolayısıyla ballı ve narlı Pervari deniliyordu. 22.09.1987 de söz konusu görevimden naklen ayrılarak Ağrı Tutak Müftülüğüne 25.09.1987 de yeni görevime başladım.  16.02.1988 günü 3. erkek çocuğum dünyaya geldi. Tarafımdan adı Muhammed Enis konuldu. 04.02.1989 günü 4. çocuğum dünyaya  geldi.
  
  1989 mayıs ayın sonunda H.M. Gebizli Eğitim Merkezinde 10.günlük İlçe Müftüleri Seminerlerine Katıldım.20.06-03.08.1989 yılı içinde Güzergah görevlisi olarak tekrar hacca gittim.17 gün Bağdat ta, 22 gün Mekke de görev yaptım.  Tutak ilçesine bağlı 81 köy mevcut idi mezralarla 100 üstüne çıkıyordu. Tutak’ta iken Türkiye Diyanet Vakfına üzerine cami yapmak üzere 2 arsa bağışlamayı sağladım. Ve iki cami temeli atma şerefi bana nasip oldu. Bu ilçenin içinde Murat ırmağı geçiyordu. 16.03.1990 naklen Tutak Müftülüğünden ayrılarak 21.03.1990 tarihinde Diyarbakır Lice Müftülüğünde göreve başladım. Ramazan ayı münasebetiyle 26.03.1990 Fransa’ya gittim. 1 ay Liyon iline bağlı Viene’de görev yaptım. Ve 28.04.1990  tarihinde döndüm. Tekrar görevime başladım. Lice’de kaldığım sürede meydana gelen olaylardan sıkıntı yaşamaya ben ve ailem efratları başladık. 1993 Ağustos ayında tayinim Isparta Yenişarbademli İlçe Müftülüğüne çıktı ve19.08.1993 tarihinde eski görevimden ayrılarak 27.08.1993 tarihinde yeni görevime başladım. Bu ilçe küçük ve şirin manzaralı idi. Ormanı ve pınar gözü ile anılıyordu. Ve Beyşehir Gölüne yakınlığı 3 kilometre idi. Ve gölün kenarında Keykubatlı Alaaddinin sarayı var idi. Bu ilçede iyi Alimler yetişmiş zamanında ve onlardan eski değerli Arapça kitaplar kalmıştı ve benden önceki Müftü tarafından müftülüğe alınmış zamanım bol olduğundan onları sık sık okuyordum. Ve onlardan çok istifade ettim. Daha önce Kur’an kursu olarak yapılan ve sonra Belediyeye geçen bir binanın belediyeden TDV adıyla satın aldık, bir bölümüne Müftülüğü taşıdık diğer bölümünü ise Kur’an kursuna çevirdik. Adı geçen ilçede iki yıl görev yaptıktan sonra tayinim Çorum Boğazkale İlçe Müftülüğüne çıktı ve 31.08.1995 yeni görevime başladım. Ancak çocuklarım eğitimi göz önünde bulundurdum ve Sungurlu ilçesinde ev kiraladım. Gidiş, geliş suretiyle bir yıl görev yaptım. Bu yeni ve yeşil ilçe Hattu Sas kalıntılarıyla meşhur idi.  1996 yılı tayin döneminde Mardin-Midyat ilçe Müftülüğüne çıktı. Daha önce Lice’de çekilen sıkıntılardan dolayı oraya rıza göstermediğimden dolayı Afyon Dazkırı İlçe Müftülüğü ile değiştirildi. Ve 15.08.1996 tarihinde Boğazkale’deki eski görevimden ayrıldım. Ve 23.08.1996’da yeni yerimde görevime başladım.
  
  13-17.10 1997  tarihleri arasında Antalya H.M. Gebizli eğitim Merkezinde İlçe Müftüleri seminerlerine Katıldım.Dazkırı’da iken Müftülüğün ve T.D.V. Dazkırı şubesinin yazışmaları daha iyi yürütülebilmesi için 1998’de Müftülüğe bir adet bilgisayar aldım ve bilgisayarla tanıştım. Burada Hak ses dergisinde Yazdığım hutbeler  yayımlandı 1999’da ise merkezi vaaz sistemi kurdum. Merkez ve köy camileri bu sisteme bağlı idi. Müftülük mülkiyeti T.D.V. ait müstakil bir binada hizmet veriyordu. Bu görev yerimden 2000 yılında görevli olarak hacca gittim. 2001 yılında tayin döneminde tayinim Kayseri-Pınarbaşı Müftülüğüne çıktı. Ve 03.09.2001 tarihinde resmi olarak eski görevimden ayrıldım ve 07.09.2001 Cuma günü eşyam yüklendi aynı gün saat 14,00de Dazkırıdan hareket ettik ve08.09.2001 Cumartesi günü saat 08.00 de,  Pınarbaşı na vardık ve yerleşmeye başladık.13.09.2001 Perşembe günü,  yeni görevime başladım. Görevime başlarken 3-4 gün sonra ilden Va’z ve İrşad ekibi geldi. Pınarbaşı şirin ve tatlı bir ilçedir. Yol güzergahın da ulaşımı kolay bir ilçedir. Coğrafi bakımından Kayseri’nin en büyük ilçesidir. 116 köyü mezralarla birlikte 145-146 ya ulaşmaktadır. Tarihi pınar gözü , Tarihi camileri , Melik gazi türbesi ve Ala Balık  tesisatları ile meşhurdur. Müftülük, mülkiyeti T.D.V’ye ait hizmet binasında hizmet veriyor ve bu bina manzaralı ve şehrin en güzel yerindedir. Hemen yakınında suni şelale ve ön cephesinde çocuk parkı vardır. 26-27 Aralık 2002 günleri sert ve soğuk bir hava vardı. 2002’nin baharında exper bir bilgisayar aldım. Bu bilgileri yazmaya başladım. Çocuk tarafından bilgisayara format atılarak birçok bilgiler kaybedilmiş. 30.06.2003 ün 2 şubat ile 2 mart tarihleri arasında Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hac mevsiminde Kayseri den kafile başkanı olarak görevlendirildim. Ve bu tarih arasında hac menasik’lerini yerine getirdim. 15.12.2004-24 Ocak 2005 tarihleri arasında yine Kayseri’den Kay Turizm yan kuruluşu Büşra Turizm Seyahat ile kafile başkanı olarak  görevlendirilerek söz konusu tarihlerde hac seyahatinde bulundum 14.06. 2005 ile 18.06.2005 tarihleri arasında Erciyes Devlet Su İşleri Bölge Müdürlüğü Erciyes Tekir yaylasındaki sosyal tesislerde Diyanet İşleri Başkanlığının düzenlediği seminere katıldım. 13 Nisan 2006 ve 29 Nisan 2006 tarihleri arasında Diyanet İşleri Başkanlığınca yine Buşra seyahat turizm ile Umre Menasikini yerine getirmek için kafile başkanı olarak görevlendirildim. 24.09.2007 tarihinde 18,5 yıl sonra 5.çocuğum dünyaya geldi
  
   2007’nin temmuz ve ağustos aylarında Pınarbaşı Müftülük binası zemininde bulunan bölüm, tadilat ve tamirat yapılarak model bir Kur’an kursu olarak hizmet vermeye hazırlandı. 2007-2008 eğitim-öğretim yılında iki sözleşmeli bayan Kur’an kursu atanarak faal bir şekilde hizmet vermeye başladı. 2008’in temmuz ayında Eskişehir Han İlçe Müftülüğüne tayinim yapıldı. Ancak ailevi sorunlardan dolayı yerine Gaziantep Oğuzeli İlçesi ile değiştirildi. 18.08.2008 tarihinde Pınarbaşı da ki görevimden ayrılarak 28.08.2008 tarihinde yeni görevime başladım.17.06 2009-28.06.2009 tarihleri arasında  11 günlük Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Otel-2 tiple Umre Menasiklerini yerine getirmek üzere Gaziantep ten kafile başkanı olarak görevlendirildim. 24.10.2009 ile 08.12.2009 tarihleri arasında hac mevsiminde Gaziantep ten kafile başkanı olarak görevlendirildim. Ve bu tarihler arasında hac menasiklerini yerine getirdim. Çocuğum Muhammed Enis Eskişehir Osmangazi Üniversitesi , İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ,İşletme Bölümünden 22.06.2010 tarihinde mezun oldu ve 2010-2011 Eğitim-öğretim yılında Gaziantep Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsün de  tezli Yüksek lisansa kaydını yaptı ve 10.08.2011tarihinde İstanbul Sosyal Güvenlik Kurumun da Memur olarak göreve başladı. 24.02.2011-09.03.2011 tarihleri arasında Gaziantep ten Umre Menasiklerini yerine getirmek üzere kafile başkanı olarak görevlendirildim. 2011’in temmuz ayında Muş İl Müftü Yardımcılığına tayinim yapıldı. Oğuzeli de görev yaptığım sürede il müftülüğü va’z ve irşad proğramı gereğince Ulu Camiden il merkezi va’z siteminden ve il merkezinden bulunan diğer Camilerde Va’z , Radyo GÜL, EFM, Kanal 5 ve kanal 27 de proğramlara katıldım .06.09.2011 Salı günü eski görevimden ayrılarak 19.09.2011 pazartesi günü  yeni görevime başladım.Bu görevime başlayınca ilk Cuma Va’zımı da daha önce bahs ettiğim Yeşil ova Beldesin de 23.09.2011 cama günü yaptım.  Orada Medrese arkadaşlarımdan

  Okuması daha illerde hocam mesabesinde olup, İmamlıktan emekli olan Yahya YILMAZ ve yine emekli arkadaşım Mehmet Ataman İle görüştüm. Eski günlerimizi Hasbi Hal ettik.Eski günlerimizi yad ettik. Muşta daha önce beraber değişik Medreselerde baraber okuduğumuz bir çok arkadaşlarla buluştuk.Göreve Başlayıp 5 gün sonra İzin aldım ve Gaziantepe döndüm ve bu ilin Şehit Kamil ilçesinin Gazikent semtinde ev satın aldım ve 30 .09.2011 tarihinde Eşyayı taşıdık. Aile Fertlerimi Oraya yerleştirdim.Tek Başıma görev yerinde Kaldım. Çetin Karlı Bir kış geçirdim.

  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
           ملا نورالله اوقويان الملابيرمان
       
      MOLLA NURULLAH OKUYAN

1991 YILINDA ELAZIĞDA DÜNYAYA GELDİ .ASLEN BİNGÖL İLİNİN SOLHAN İLÇESİNİN MOLLA BEYRAMAN KÖYÜNDENDİR.ASIRLARCA BÜYÜK ALİMLERİN YETİŞTİĞİ OKUYANLAR  AİLESİNDEN GELMEKTEDİR.

KÜÇÜK YAŞINDA KURAN OKUMAK İLE İLİM TAHSİLİNE BAŞLADI KURANI KERİMİ HATMETTİKTEN SONRA ŞAFİİ MEZHEBİNİN FIKIH KİTABI OLAN İBNİ KASIM KİTABINI OKUDU.MUĞNİ MUHTAC(MİNHAC)KİTABINI,ŞAFİLERİN EN ZOR FIKIH KİTABI SAYILAN EL ENVAR LİAMALİL EBRAR IN 2 CİLDİNİ OKUDU DAHA SONRA SARF İLMİNE BAŞLADI..

SARF İLMİNDEN EMSİLE BİNA İZZİ NAHİV İLMİNDEN ZURUF(KÜRTÇE)TERKİB(KÜRTÇE)MAKSUD KİTAPLARINI .DAHA SONRA TEDRİCUL EDANİYİ(SADİNİ)ŞERHUL MUĞNİ OKUDU.SONRA
ŞERHUL KITIR' I SONRADA HELLUL MEAKİDİ OKUDU.SUYUTİYİ ŞEHLERİYLE BERABER OKUDU SONRA MOLLA CAMİ KİTABINI OKUDU.CAMİ OKURKEN ABDULĞAFUR,USSAM.SİYALKOTİ,AKDUNNAMİDENDE BÖLÜM BÖLÜM OKUDU FARSÇA DAN ŞEYH SADİYİ ŞİRAZİNİN GÜLİSTANINI,MEVLANA CAMİNİN BAHARİSTAN KİTABININ TÜMÜNÜ NEFEHATULUNS KİTABINIDA MENAKİB BAHSINA KADAR SADİ ŞİRAZİNİN  BOSTAN KİTABINI  OKUDU MEVLANANIN MESNEVİSİNİN BİRİNCİ CİLDİNİ OKUDU

SONRA MANTIK İLMİNDEN,MUĞNİ TULLAB HÜSSEMKATİ,FENARİ KAVLİ AHMET,KARA HALİL,KANKİRİ OKUDU,SONRA İSTİAREDEN USSAM I İSTİARE (İSSAM),SABBAN,OKUDUSONRA MUNAZARA İLMİNE AİT VELEDİYYE VE ŞERHİ ABDULVEHHABI VE ÜSTAD MOLLA HALİLİN MUNAZARA İLMİNE DAİR VEZİNLİ HABİYYESİNİ OKUDU VEDİ İLMİNDEN  RİSALETÜL VEDİ VE ŞERHİ ŞEYH MUHAMMED HAFNİ VE DUSUKİYİ OKUDU,AKAİD İLMİNDEN  ŞERHUL AKAİD BELAĞAT İLMİNDEN  BEDİ BEYAN VE MEANİ İLMİNDEN OLUŞAN MUHTASAR UL MEANİYİ OKUDU SONRA USUL U FIKIH İLMİNDEN EL VECİZ,ERRİSALE VE CEMUL CEVAMİ OKUDU 18 YAŞINDA İKEN İCAZET ALDI VE KUTSAL TEDRİSAT HALKASINA KATILDI
AMA BİR YANDANDA  OKUMAYA DEVAM ETTİ KADİ BEYDAVİ TEFSİRİNDEN BİRKAÇ CÜZ SAVİ TEFSİRİNİ27.CÜZ'EKADAR SAFVETÜTTEFASİR,KURTUBİDEB BİR BÖLÜM OKUDU.
FIKIHTA RAMELİDEN BİR KAÇ CİLD MECMUDAN BİR CİLD MENHECİDEN BİR NEBZE İANETÜTTALİBİNDEN 2 CİLD BACURİNİN 2 CİLDİNİ OKUDU ENVARUL EBRARIN İKİ CİLDİNİ ENVARUL MESALİKİ OKUDU HANEFİ MEZHEBİNE AİT HAŞİYETÜTTEHTAVİ NURİL İZAH,KUDURİ OKUDU....
FERAİZİDE ASIL KAYNAĞI OLAN VEZİNLİ ERRAHBİYE KİTABINDAN OKUDU VE DİĞER KİTABLARIN FIKIH KİTABLARINDAN OKUDU.... 18 YAŞINDA İKEN FERAİZ İLMİNE DAİR BİR KİTAP YAZDI VE BASTIRDI BU KİTAP 4 BÖLÜMDEN OLUŞMAKTADIR 1. BÖLÜM MECMUUA OLARAK FERAİZİN BÜTÜN KAİDELERİNİ TOPLAYAN VE MESEELELERİNİ KONULAR İLE VE ÖRNEKLERİ İLE İZAH VE BEYAN BARINDIRIYOR.2.BÖLÜM.  EL ENVAR Lİ AMALİL EBRAR KİTABININ FERAİZİNİN TERCUMESİ(MALUMDUR ENVARUL EBRAR NORMAL OLARAK ÇOK ZOR HELE FERAİZİ İSE İÇİNDEN ÇIKILMASI ÇOK ZOR BUNA RAĞMEN KİTAPTA ÇOK GÜZEL İZAH EDİLMİŞ.)3.BÖLÜM  NİHAYETÜL MUHTAC KİTABININ (RAMLİ) FERAİZİNİN TERCUMESİ.4.BÖLÜM FERAİZİN LAKABLI MEŞHUR MESELELERİNİ TOPLAYAN BİR BÖLÜM.









عمنا ملا عصام الدين الملا بيرماني اطال الله عمره

MOLLA HÜSAMETTİN OKUYAN

HACI EMİN BİN MOLLA KASIMIN OĞLUDUR.30 SENEYE YAKIN KUTSAL PEYGAMBERLER MESLEĞİ OLAN İMAMLIGA DEVAM EDİYOR.HALENHİZMETİNE MÜEZZİN KAYYIM OLARAK DEVAM ETMEKTEDİR.

           {{{ RESİMLER {{{







      





SEYDA MOLLA BAHRİ ŞERHUL KATR